Bizim Yunus Sempozyumu
Anadolu’da 13. yüzyılda doğduğu ve 14. yüzyılın ilk çeyreğinde vefat ettiği tahmin edilen Yunus Emre; Mevlânâ, Hacı Bektaş Veli, Ahi Evran Veli, Hacı Bayram Veli ve daha nice din ve düşünce ulularıyla birlikte Türkiye’nin manevi temelini kuran düşünce adamları ve mutasavvıfların başında yer almaktadır.
Yunus Emre, Türklerin büyük bir çoğunlukla İslam’ı kabul ettikleri yüzyıllarda din ve tasavvuf alanında eser veren, eğitim ve öğretim faaliyetlerini yürüten Yusuf Has Hâcip, Edip Ahmet, Hoca Ahmet Yesevi’nin açtığı yolda yürümüştür. Bu sebepledir ki Yunus Emre; dil, din ve kültür ulularının oluşturduğu zincirin Anadolu’daki halkasını meydana getiren bir tasavvuf ehli, bir mürşit, bir düşünür, bir şair ve daha önemlisi bir âriftir.
Yunus Emre, Türkistan’ın piri Hoca Ahmet Yesevi’den aldığı güç ve destekle aydınlanmış, Ahmet Yesevi hikmetleri tarzında, yaşadığı dönemin güzel Türkçesiyle ilahiler meydana getirmiş, manevi piri Hoca Ahmet Yesevi gibi Türkçenin ve Türk-İslam tasavvufunun Türkiye sahasındaki piri olmuştur. Yunus Emre, güzel Türkçesi ve eserlerindeki hikmetli yaklaşımlarla Türkçenin konuşulduğu coğrafyalardaki insanların gönül tahtına oturmuş, “Yaradan’dan ötürü yaratılana” sevgiyle yaklaşması sayesinde evrensel bir boyuta taşınmış, yol, erkân, meşrep farkı gözetmeksizin bütün ev, dergâh, mescit ve mekteplerin daimi ve önemli konuğu olmuştur. Yunus Emre, sevgi, hoşgörü ve irfanıyla toplumun/ toplumların içindeki hak ettiği yeri almıştır. Özellikle Türk insanının sosyal hayatındaki dernek, dergâh, tören, toplantı, uğurlama, karşılama, bayram, mevlit vb. dini, kültürel, sosyal amaçlı bütün toplantıların vaz geçilmezi olmuştur.
Türk sanatında Yunus Emre vardır, Türk edebiyatında Yunus Emre vardır, Türk müziğinde Yunus Emre vardır. Bilgiyi sevgi hamurunda yoğurarak sunan Yunus Emre, insanımız ve insanlık için bir rol model olmayı hak etmiştir. Bizler de bize ait olan kadirbilirlik ilkesinden hareketle Yunus Emre’yi, vefatının 700. yıldönümüne rastlaması münasebetiyle UNESCO’nun 2021 yılında dünya anma ve kutlama listesine alması, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da 2021 yılını Yunus Emre ve Türkçe yılı olarak ilan etmesi sebebiyle bir takım etkinlikler yapma kararı aldık. Bu kararlar doğrultusunda hem Yunus Emre'yi bütün yönleriyle tanıtan bir kitap hem de Yunus Emre’yi günümüz akademisyen ve araştırmacılarının güncel yorumlarıyla değerlendireceği bir bilimsel toplantıyla anmayı düşündük. Çok şükür Yunus Emre’ye layık olacak biçimde her iki düşüncemizi de gerçekleştirdik.
1991 yılından itibaren Yunus Emre’yi 30 yıl araştıran, bütün yönleriyle ele alıp inceleyen ve bize “Bizim Yunus” olarak takdim sözü veren Prof. Dr. Abdurrahman GÜZEL Hocanın bu teklifi bizi heyecanlandırmıştı. Türkiye üniversitelerinde ilk defa danışmanlığını yaparak Yunus Emre üzerine ayrıntılı bir Doktora tezi yaptıran GÜZEL Hoca, hummalı bir çalışmanın sonunda bize verdiği sözünü yerine getirdi ve Bizim Yunus’u her yönüyle ele aldığı kitabını bize takdim etti. Bu muhtevalı kitap 30 yıllık bir çalışmanın ürünüdür. Bu vesileyle, teklifimizi geri çevirmeyip olağanüstü bir çalışmanın ürünü olan “Bizim Yunus” adlı bu kitabının basım ve yayımını Belediyemize lütfeden ve Eyüpsultan Belediyesinin 2021 Yunus Emre yılında bir kültür hizmeti olarak yayımlamasını, Türk kültür ve edebiyatı için bir kazanıma dönüştürmesini sağlayan, Gazi Üniversitesindeki eğitim öğretim hizmetlerinden sonra Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü olarak görev yapan ve halen Ankara Başkent Üniversitesi öğretim üyesi olarak çalışmalarını sürdüren Prof. Dr. Abdurrahman GÜZEL’e şükranlarımı arz ederim. Ayrıca, bu kitabın ortaya çıkmasında önemli gayretleri görülen Prof. Dr. Armağan ELÇİ ve Prof. Dr. Ali YAKICI olmak üzere kitabın basım ve yayımında emeği geçen Belediyemiz personeli, teknik destek ve basım-yayım sorumlusu olarak hizmet veren herkese teşekkür ederim.
Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken